Callof Duty: Modern Warfare requires at least a Radeon RX 580 4GB or GeForce GTX 1660 to meet recommended requirements running on high graphics setting, with 1080p resolution. Graphically, Modern Warfare 3 is pretty stale, and looks pretty close to what Modern Warfare 2 looked like. However, at a healthy constant rate of 60 FPS, the game looks good in motion. You won Additionally preordering the PC version from Steam also gave the buyer a free copy of Call of Duty 4. Troubled Production: The long-brewing conflict between Activision and lead elements of Infinity Ward finally came to a head during the development of Modern Warfare 3. A large portion of Infinity Ward's staff ended up leaving or being forced מקלדתועכבר/ג'ויסטיק. Call of Duty: Modern Warfare 3 הוא משחק מסוג ירי בגוף ראשון שפותח על ידי החברות Infinity Ward ו- Sledgehammer Games והופץ על ידי חברת המשחקים Activision ל פלייסטיישן 3, ל- Xbox 360, ל- Wii ול מחשב. המשחק מהווה Callof Duty: Black Ops (CoD: BO) Call of Duty: Black Ops 2 (CoD: BO2) Call of Duty: Black Ops 3 (CoD: BO3) Call of Duty: Ghosts (CoD: Ghosts) Call of Duty: Modern Warfare 3 (CoD: MW3) Destiny: The Taken King; Fortnite Battle Royale (FNBR) Mass Effect 3; Medal of Honor: Warfighter; Plants vs. Zombies; Plants vs. Zombies 2: It's About Time Modern Warfare 3’ün piyasaya sürülmesi ile birlikte, yukarıda okuduğunuz iki paragrafın cevapları da ortaya çıkmış oldu. Görünüşe göre Infinity Ward, en iyi senaristlerini kaybetmiş olsa da, onların yerlerini doldurmayı başarabilmiş. Lnwl. Metacritic'te yazdığım Call of Duty Modern Warfare Remastered incelemesini 5000 karakter sınırına takılmadan buraya aktaracağım. İnceleme oyunu oynamayanlar için hikayedeki heyecanı ortadan kaldıracak bilgiler OF DUTY MODERN WARFARE REMASTERED İNCELEME​ Yeniden düzenleme böyle olur.​ Giriş Kısmı ve Hikâye​ Call of Duty 4 Modern Warfare zamanının en ses getiren ve beğenilen oyunlarından biriydi. Oyun o güne kadar görülmemiş aksiyon sahneleri ve ilk defa modern bir savaş ortamını oyunculara bu kadar iyi aktarmasıyla fazlaca beğenilmiş ve oyuncuların aklında yer edinmişti. Aradan 10 yıldan fazla bir süre sonra hâliyle yaşlanmış olan bu oyunun yenileneceğini duyduğumuzda pek çoğumuz korkmuş ve bu efsanenin baştan savma bir yeniden düzenleme ile aklımızdaki o güzel yerini kaybedeceğini düşünmüştük. Neyse ki öyle bir şey olmadı. Call of Duty Modern Warfare Remastered kusursuza yakın bir yeniden düzenleme. Hatta o kadar iyi ki firmalar yeniden düzenleme yapacağı zaman bu oyunu örnek alarak işe girişmeliler. Yeni sürüm en başta grafiksel geliştirmeler içeriyor ve 2007 çıkışlı orijinal oyunu grafiksel olarak muhteşem bir şekilde canlandırmayı başarıyor. Bütün kaplamalar, ışıklandırmalar, gölgeler, karakter modelleri, silah modelleri, ortam aydınlatması ve akla gelebilecek her türlü grafiksel detay elden geçirilmiş ve günümüz standartlarına uygun hâle getirilmiş. Bu yapılırken de bölüm ve mekân tasarımı konusunda orijinal oyuna son derece sadık kalınmış ve orijinal oyundaki atmosfer hissinden hiçbir şey kaybedilmemiş, hatta atmosfer daha iyi hâle getirilmiş. Oynanışta çok büyük bir değişiklik olmasa da -zaten bu bir yeniden düzenleme, yeniden yapım değil- silah inceleme gibi ufak ama hoş eklentiler getirilmiş. Daha fazla uzatmadan oyunun hikâyesine geçeyim, anlatırken hikâyedeki kilit kısımlardan bahsedeceğimin uyarısını da bir kere daha yapayım. Hikâye Soap MacTavish adlı bir askerin eğitimi ile başlar. Soap eğitimi başarı ile geçerek Yüzbaşı Price komutasındaki birliğe verilir. Price ve ekibine Nikolai adlı başka bir askerden istihbarat gelir ve Rusların denizde bir gemisinin olduğu, bu gemide nükleer silahlar bulunduğu söylenir. Bunun üzerine Price, içerisinde Soap'un da bulunduğu ekibiyle gemiye operasyon düzenlemek için yola çıkar. Ekip fırtınalı bir gecede gemiye sessiz bir şekilde sızar ve susturuculu silahlarla düşmanları bir bir etkisiz hâle getirirler. Sonradan ekip fark edilse de çatışarak düşmanları etkisiz hâle getirmeye devam ederler. Bu sırada gemi düşmanlar vurulur ve batmaya başlar, ekip batan gemiden kurtulup helikoptere zor da olsa döner ve görev tamamlanır. Ekip gemide bulduğu belgelerle başını Imran Zakhaev'in çektiği Rusya'daki aşırı milliyetçiler ile Orta Doğu'daki bir ülkede bulunan Al Asad adlı kişinin iş birliği içerisinde olduğu ve Ruslar tarafından bu kişiyi başa getirmek için her türlü desteğin sağlandığı ortaya çıkar. Al Asad, Ruslardan aldığı destek ile yönetimi eline alır ve güçlenir, hatta Al Asad ele geçirdiği ülkenin devlet başkanını canlı yayında idam ettirir. Daha sonra Price'ın birliğine önceden istihbarat veren Nikolai'ın Rus aşırı milliyetçiler tarafından kaçırıldığı öğrenilir. Price ve ekibi Nikolai'ı kurtarmak için yola koyulur ve Rus ordusunda bulunan ve Kamarov adlı kişinin komuta ettiği birlikle gerçekleştirdikleri ortak operasyon ile Nikolai'ı kurtarırlar. Al Asad yönetimi ele geçirdikten sonra ABD ülkeye müdahale etme kararı alır ve asker gönderir. Teğmen Vasquez komutasındaki birlik Al Asad'ı yakalamak ve ülkede bulunan nükleer silahı etkisiz hâle getirmekle görevlendirilir. Şehir merkezinde büyük çatışmalar yaşanır ve ekip Al Asad'ı bir türlü bulamaz. Daha sonra ekibe yakın bir bölgeye düşen askeri helikopterdeki pilotu kurtarma görevi verilir. Al Asad'ı da nükleer silahı da bulamayan ekip bu sefer kendilerine verilen görevi başarıyla yerine getirir ve pilotu kurtarırlar. Hep birlikte bir helikoptere binen ekip tam havalanırken nükleer bomba patlar ve her şey yerle bir olur. Nükleer bomba olayından sonra Al Asad'ın saklandığı yer tespit edilir ve Price ekibi ile bölgeye operasyon düzenler. Al Asad'ı yakalayan Price onu sorgular ve bombaları kimden aldığını sorar. Al Asad, Zakhaev'i ele vermemek için dirense de Price, Al Asad'ın telefonuna gelen mesajdan bombayı ona veren kişinin Zakhaev olduğunu öğrenir, sonra da Al Asad'ı öldürür. Ardından hikâye 15 yıl geriye, Price ve MacMillan'ın Zakhaev'e suikast düzenlediği operasyona gider. Price ve MacMillan Ukrayna'nın Pripyat kentinde bir buluşmaya gideceği öğrenilen Zakhaev'i öldürmek için bölgeye gizlice sızmıştır. Price ile MacMillan gizlice görüşmenin yapılacağı yeri karşıdan gören harabe bir binaya girip Zakhaev'i beklemeye başlarlar. Kısa bir süre sonra Zakhaev görüş açılarına girer. Price dürbünlü tüfekle nişan almaya çalışır fakat hedef çok uzaktadır ve hava da çok rüzgârlıdır, bu yüzden zor bir atış olacaktır. Price tetiği çeker ve Zakhaev'i vurur. Ancak mermi Zakhaev'in koluna isabet etmiştir, Zakhaev kolunu tamamen kaybeder fakat hayatta kalmayı başarır. Yerleri tespit edilen MacMillan ile Price kaçmaya başlarlar. Çatışa çatışa ilerlemekteyken MacMillan ayağından yaralanır ve Price onu taşımak zorunda kalır. Daha sonra gelen helikopterle ikili bölgeden kurtulmayı başarırlar. Bu olaylardan sonra Price, ekibiyle birlikte yeni bir görev alır. Görev Imran Zakhaev'in oğlu Victor Zakhaev'i canlı ele geçirerek ondan babasının planları hakkında bilgi almaktır. Ekip Victor'un yerini tespit eder. Uzun süren çatışmaların ardından Victor kaçmaya başlar. En sonunda kaçacak bir yeri kalmayan Victor Zakhaev yakalanmak yerine kafasına sıkarak intihar eder ve görev başarısız olur. Bunun üzerine Zakhaev elindeki balistik füzelerden ikisini aktif eder ve bu füzeleri ABD'ye gönderir. Füzenin gönderildiği tesislere operasyon ekibi girse de iki füzenin çoktan ateşlendiğini görürler. Ekip füzelerin gönderildiği kontrol odasına ulaşıp füzeler hedefine varmadan onları imha etmek için işe koyulur. Tesiste büyük çatışmalar çıkar. Sonunda kontrol odasına ulaşan birlik füzeler Atlas Okyanusu üzerindeyken onları imha eder ve olası bir nükleer savaş önlenmiş olur. Hemen ardından Zakhaev'in takviye güçleri tesise gelmeye başlar, ekip de araçlarla bölgeden uzaklaşmaya çalışır. Yolda bir kovalamaca başlar, Zakhaev'in birlikleri kaçmaya çalışan ekibi helikopterler ve araçlarla takip eder. Ekibin tam bir köprüden geçtiği sırada helikopter köprüyü vurarak onları durdurur. Price, Soap ve Gaz hepsi bir yana savrulmuştur. Bu sırada Zakhaev üç adamı ile birlikte ortaya çıkar, hem Gaz'i hem de Griggs'i öldürür. Tam Soap'u da öldürecekken dost askerlerden Nikolai'ın kullandığı helikopter köprüye doğru ateş açar ve Zakhaev'in dikkati dağılır. Zakhaev ve adamları arkasını dönüp helikoptere bakarken Price, yerdeki silahı Soap'a gönderir ve Soap da Zakhaev ile adamlarını vurarak öldürür. Nikolai'ın helikopteri Soap ve Price'ı almak için köprüye iniş yapar. Kalbi duran Price'a kalp masajı yapıldığı gösterilir ve hikâye bu şekilde sonlanır. Oyunun senaryosu bu şekildeydi. Doğruyu söylemek gerekirse gördüğüm en iyi senaryoya sahip oyun bu değil, ama bir Call of Duty oyunundan da hiçbir zaman muhteşem bir senaryo beklemedim çünkü oyunda aradığımız şey bu değil. Senaryo çok klasik. Dünyayı tehdit eden bir kötü adam ve onu durdurmaya çalışan diğerleri, tüm senaryo bu temel üzerine kurulu. Ek olarak senaryo bolca Amerikan propagandası içeriyor, en çok rahatsız olduğum konu buydu. Olay örgüsü hikâye bölüm bölüm anlatıldığı için biraz kopuk. Yükleme ekranlarındaki videolarla bu sorun giderilmeye çalışılmış fakat yine de yeterli değil. Karakterler bakımından bu oyunda akılda kalıcı tek kişi bence Price'tı. Ki onun da ne kadar başarılı işlendiği tartışılır. Karizmatik bir karakter olduğu için Price genelde çok sevilir ama işleniş bakımından bence hiçbir ağırlığı yok. Yönettiğimiz karakterler de konuşmadığı için ana karakter bakımından da oyun zayıf kalıyor. Ayrıca Zakhaev de inanılmaz klişe bir ana karakter, farklı tarzda kötü karakterler seven bir oyuncu olarak Zakhaev tipi kötü karakterleri oyunlarda ve filmlerde onlarca defa gördüğüm için kendisini oldukça yetersiz ve sıradan buldum. Yani oyunun -en azından benim için- pek de umursanacak bir hikâyesi yok. Zaten dediğim gibi ben ve benim gibi birçok oyuncunun genellikle bir Call of Duty oyununda aradığı şey çok iyi bir hikâye olmaz. Oynanış​ Oynanış tarafında çok memnun kaldığımı söyleyebilirim. Savaş atmosferi, mekânlar, bölümler hepsi birbirinden güzeldi. Silah çeşitliliğinden anlatmaya başlayayım. Silah çeşitliliği konusunda oyun çok iyi bir seviyede. Neredeyse her bölüme farklı silahlarla başlıyoruz. Bu silahlar da genelde stok olmuyor, bir silah modelinin çeşitli şekillerde modifiye edilmiş hâli oluyor ve bu olay modern silahlarla birleşince bana çok büyük keyif verdi. Ayrıca bölümü oynarken yerde bulduğumuz veya öldürülen düşmanlardan düşen her silahı da kullanabiliyoruz. Tek bir bölüm içerisinde 6-7 silah değiştirdiğim oldu ve bunun da oynanışı oldukça çeşitlendirdiğini rahatlıkla söyleyebilirim. Oyunda farklı tabanca çeşitlerinden birçok hafif makineliye, pek çok farklı saldırı tüfeğinden ağır makinelilere ve hatta roketatardan güdümlü füzelere kadar onlarca farklı silah oyuncu tarafından kullanılabiliyor. Silah kullanımı konusunda da oyun silah çeşitliliğinden geri kalmıyor. Farklı silaha geçildiğinde o silah şarjör değiştirme süresinden, geri tepmesinden veya hızından "farklı" olduğunu gerçekten de hissettiriyor. Örneğin bir M4 modelinden RPD'ye geçtiğinizde silah değiştirdiğinizi fazlasıyla hissediyorsunuz. M4 modelleri daha stabil atışlar ve daha hızlı şarjör değiştirme imkânı sunarken RPD daha dağınık atışlara ve uzun şarjör değiştirme süresine sahip; bunlarla birlikte ise RPD'nin şarjörünün çok daha fazla mermi kapasitesi var, yani sürekli şarjör değiştirmeye gerek kalmıyor. Bu durum her silah kategorisinde aynı, yani yarı otomatik bir tabancadan Desert Eagle'a geçince de aradaki farkı rahatlıkla hissedebiliyorsunuz. Bölüm tasarımı ve atmosfer konusunda da oyun çok başarılı. Öncelikle oyun savaş ve çatışma atmosferini seslerle ve tasarlanan ortamlarla oyuncuya çok iyi bir şekilde yansıtmayı başarıyor. Patlamalar, aksiyon sahneleri ve silah sesleri gerçekten de çok iyi. Karakter seslendirmeleri de oldukça başarılı. Ayrınca oyunun temposu çok yüksek, bu da oyuncunun sıkılmamasını sağlıyor. Aksiyon dozajı neredeyse her bölümde üst seviyede ve bu harika atmosferle birleşince çok keyifli oluyor. Bölüm tasarımı konusunda ise oyunun kendini çoğunlukla tekrar etmediğini ve her bölümün kendine özgü tasarımı olduğunu söyleyebilirim. Oyunda gece baskını yapılan bir bölüm ve helikopter ile düşman birliklerini koruduğumuz bölüm gibi birçok farklı bölüm var ve çeşitli bölüm tasarımı harika atmosfer ile birleşince ortaya gerçekten güzel bir iş çıkmış. Vuruş hissi kısmında oyun maalesef diğer anlattıklarım kadar başarılı değil. Bu bir yeniden düzenleme olduğundan vuruş hissi ve animasyonlara pek el atılmamış, haliyle 2007'den kalma vuruş hissi ve karakter animasyonlarının artık eskidiğini söyleyebiliriz. Vuruş hissi çok kötü değil ancak yeterli de değil maalesef. Yapay zekâ da yine vuruş hissi gibi yetersiz kalan kısımlardan biri. Onun dışında oynanışa küçük ama yerinde bir yenilik olarak silah inceleme getirilmiş, onu da söyleyeyim. Grafikler ve Performans​ Grafiksel olarak oyun harika gözüküyor. 2007 yılındaki bir oyun ancak bu kadar iyi elden geçirilebilirdi. Tüm kaplamalar, silah, karakter ve araç modellemeler, ışıklandırmalar, ortam aydınlatması ve gölgeler elden geçirilmiş. Özellikle oyunun ışıklandırma ve kaplama konusunda üst düzeyde olduğunu söyleyebilirim. Yeniden düzenlemelerin amacı eski oyunları yeniden oynanabilir hâle getirmektir, bu oyun da bunu kesinlikle başarıyla yerine getirmiş. Grafikler günümüz standartları için bile iyi seviyede. Optimizasyon olarak da başarılı bir iş çıkarılmış. Oyunu 1080p en yüksek ayarlarda oynadım ve ufak tefek düşüşler haricinde stabil 60 saniye başına kare performansında oyunu oynadım. Teknik olarak yaşadığım tek sorun oyunu SSD ile oynamama rağmen karşılaştığım uzun yükleme süreleriydi, bu da birkaç ayar değiştirilerek kısaltılabiliyor. Oynarken herhangi bir hata veya çökme ile de Söz​ Call of Duty Modern Warfare Remastered 2007'deki orijinal oyuna sadık kalarak onu harika bir şekilde yenilemiş ve onu günümüz standartlarına uygun hâle getirmiş. Baştan savma yapımlarla oyuncularda kötü bir şöhrete sahip olan "yeniden düzenleme" sürümler bu oyun ile birlikte benim kötü düşüncelerimi kırmayı başardı. Call of Duty Modern Warfare Remastered oldukça iyi bir yeniden düzenleme ve bu işe atılacak sektördeki diğer firmalar için örnek teşkil eden bir Selim ÖZTÜRK / selimozturk Tarihi Ekim 28, 2019 1125Uzun bir süredir dört gözle beklenen ve alanında pek çok oyuna ilham kaynağı olan Call of Duty serisine yeni bir halka eklendi. Call of Duty Modern Warfare, satışa çıkar çıkmaz oyunculardan yoğun ilgi görürken, ben de oyunu ilk deneyimleyenlerden biri olma şansı elde ettim. Peki yeni oyunda neler var? En son 2016 yılında Remastered edildiğinde duyduğumuz oyun, uzun bir aradan sonra tekrar bizlerle... Çok oyunculu olarak oynanabilecek olan oyun tek oyunculu olarak Campaing modu ile de karşımızda... GTA ve Super Mario gibi adını yıllardır hafızalara kazımayı başaran Call of Duty serisi oyuncular için hayli önemli bir oyun. İlk olarak en önemli etkenden, yani oynanıştan bahsetmek gerekiyor. Başta da belirttiğimiz üzere şimdiye kadarki tüm Call of Duty oyunlarını oynamış biri olarak yeni Modern Warfare oyunu, ilk defa farklı hissettiren bir yapım olmuş. Bunu gerçekten oynadığım bu dar zamanda çok rahatça söyleyebiliyorum. Call of Duty Modern Warfare, serinin eski oyunları haricinde hem grafiksel olarak hemde oyun mekanikleri olarak daha iyi bir şekilde karşımızda. Onlarca yıldır yayıncılığını Activisonnın üstlendiği seri, oyunculardan olumlu not almayı başaran uzun soluklu seriler farklı hissettirdiği kadar da köklerine bağlı kalabilmeyi başarmış. Bu da oyunun bir başka dikkat çeken özelliği... Bildiğiniz gibi yeni oyun ile birlikte oyun motoru baştan aşağı yenilendi. Artık oyunda balistik fizikleri gerçeğe uygun işliyor. Yani tıpkı Battlefield'daki gibi uzun mesafelerde merminin yer çekimi etkisiyle düştüğü bir ortam mevcut. Bu ilk bakışta köklü CoD hayranlarını korkutabilir, lakin kısa mesafe çatışmalarında bu durum oyun akıcılığını etkilemiyor, yani neredeyse mermi düşüşünü hiç hissetmiyorsunuz. Balistik fizikleri haricinde oyundaki silah animasyonları da baştan aşağı değişmiş. Mesela artık ADS, yani hedef alırken şarjör değiştirebilme imkanımız var. Hedef almayı bırakmadan şarjör değiştirebilmek, oyun akıcılığına inanılmaz bir katkı sağlamış. Silah animasyonları da keza muhteşem gözüküyor. Oyuna eklenen Per Object Motion Blur özelliği sayesinde hareket anında silahların bağımsız olarak bulanıklaşması, hem gerçekçiliğe hem de görselliğe katkı sağlamış. Ayrıca artık silahlar, ön görülebilir bir tepme sunuyor. Yani her atışınız rastgele geri tepme ile sonuçlanmıyor. Bunun avantajı ise silahları kullandıkça tepme stillerini ezberleyerek karşı koyabilmeniz olmuş. Neredeyse kas hafızası gibi belli bir süre sonrasında AK-47 gibi nispeten ciddi tepmeye sahip bir silah da bile uzmanlaşmanıza olanak açıdan bir diğer ve en çok beğendiğim yenilik ise silahları artık farklı objelerin üzerine sabitleyebiliyor olabilmemiz. Bu durum oyun içerisinde neredeyse kusursuz işliyor. Daha da güzel yanı, bu mekanik, kullandığınız takdirde silah tepmelerini minimuma indirdiği için oyun performansını arttırıyor ve daha fazla kullanma hissiyatı duyuruyor. Hafta sonu boyunca oynadığım tüm oyunlarda, bu mekaniğin aktif şekilde kullanıldığına şahit oldu. Infinity Ward, sistemi gerçekten güzel ayarlamış Modern Warfare'ın bir diğer farklılığı ise stüdyonun sonunda simetrik harita saçmalığından vazgeçmiş olması. Modern Warfare 2'den beri neredeyse tüm oyunlarda bulunan 3 koridorlu, iki taraf için de eşit ayarlanmaya çalışılıp, yaratıcılığı adeta mahveden simetrik harita dizaynı, yeni oyunda geride bırakılmış ve bizlere yeniden özlediğimiz, asimetrik, yaratıcı ve farklı haritalar sunulmuş. Haritalara genel olarak eski CoD oyunlarının haritalarının birleştirilip farklı tasarımlar ile harmanlanmış bir izlenim verdiğini söyleyebilirim. Haritaların gece versiyonları ise tam manası ile zifiri karanlık diyebilirim. Yapay ışıkların olmadığı ortamlarda, gece görüşü kullanmadığınız takdirde burnunuzun ucunu bile göremiyorsunuz. Geçmişte yayınlanan oynanış videolarındaki aydınlık geceler yok edilmiş. Grafikler konusunda ise motorun yenilendiğini hissedebiliyorsunuz. Eski oyunlara nazaran kısmen oyun daha bulanık gözüküyor olsa da, gerçekçilik tarafında aşılmış diyebilirim. Kaplamalar, animasyonlar, ışıklandırmalar gerçekten muhteşem gözüküyor. Infinity Ward grafikler konusunda iyi iş üzerinden ortalama 86 puan alana Call of Duty Modern Warfare, oyunu bekleyen oyuncuların merakını adeta ikiye katlamış durumda. Bakın puanlar nasıl?İnceleme puanlarıDigital Chumps = 92Gamer’s Temple = 90Hobby Consolas = 90Hardcore Gamer = = 90Playstation LifeStyle = = 90TrueGaming = 90XboxAddict = 90Power Unlimited = 88Game Informer = 88AusGamers = 85JeuxActu = 85C0Gconnected = = 80PC Gamer = 80Windows Central = = 80The Daily Dot = 80Daily Star = 80PCGamesN = 80PC Gamer = 80Bu yıl PC, PlayStation ve Xbox One için yayımlanacak olan oyun, farklı fiyatlandırmalara sahip durumda. PlayStation cephesine baktığımızda fiyatlar sırasıyla; Standart Sürüm 469 TL, Operator Sürüm 569 TL ve son olarak Operator Enchanced Sürüm 669 TL olarak karşımıza olarak Xbox üzerinden fiyatlara baktığımız zaman sırasıyla; Standart Sürüm 472 TL, Operator Sürüm 572 TL ve son olarak Operator Enchanced Sürüm 670 TL olarak seferki fiyatlandırmalara bakacak olursak oyunun Xbox üzerinde önde olduğunu görüyoruz. Call Of Duty Modern Warfare 2'nin açık betası tüm platformlarda ücretsiz olacak ve oyunu ön sipariş veren veya Beta kodları alan oyuncular erken erişim hakkı OF DUTY MODERN WARFARE 2 AÇIK BETA TARİHLERİ AÇIKLANDIModern Warfare 2'nin açık betası Steam oyuncuları ve diğer platformlar olmak üzere ikiye ayrıldı. 22 – 23 Eylül tarihleri arasında Call of Duty Modern Warfare 2'ye Steam kullanıcıları erken erişim sağlayabilecek iken 24 – 26 Eylül tarihleri arasında ise tüm platformlara açık betanın erken erişimi sağlanacak. İkinci Beta hafta sonu PC'de mevcut ve 22 Eylül Perşembe günü saat 10 00'da PT'den 26 Eylül Pazartesi gününe kadar sürmesi planlanıyor. Crossplay, hangi donanımda oynarlarsa oynasınlar, arkadaşlarınızla ve daha büyük toplulukla parti yapmanıza izin verecek şekilde aktif olacaktır. Discord sunucumuza katılmak için buraya tıklayınız Steam Erken Erişim Steam üzerinden PC için önceden satın almış olanlar, 22 Eylül Perşembe günü saat 1000'da PT ile Beta oynamaya başlayabilirler. PC oyuncularının bir Steam hesabına sahip olmaları Açık Beta 24 Eylül Cumartesi günü saat 1000'dan 26 Eylül Pazartesi gününe kadar hafta sonunun geri kalanına ön sipariş durumundan bağımsız olarak PC oyuncuları erişebilir. Tüm topluluk artık Modern Warfare II'de bulunan etkileyici miktarda Beta içeriğini deneyimleyebilir, lansmanda oyun içinde mevcut ödüllerin kilidini açabilir ve birlikte oynayabilir. Call of Duty Modern Warfare 2 Steam Gamegar Haberler Call of Duty Warzone 2 tanıtım tarihi nihayet belli oldu. Serinin oynaması ücretsiz battle royale oyunu 2020’de piyasaya sürüldüğünde büyük bir başarı yakaladı. Oyunun popülaritesi önemli ölçüde azalmış olsa da, hala piyasada en çok oynanan yapımlardan bir tanesi. Bunu göz önünde bulundurarak pek çok hayranın, önceki oyundaki bazı yanlışları düzeltmek ve mümkün olduğunca çok sayıda Call of Duty oyuncusunu geri getirmek istediği bildirilen bir devam oyunu olan Call of Duty Warzone 2yi hevesle beklemesi şaşırtıcı değil. Activision, nihayet oyunun bir sonraki etkinlikte detaylı olarak gösterileceğini duyurdu. Warzone 2 ve Warzone Mobile Tanıtılacak Serinin ikinci oyunu ile ilgili resmi ayrıntılar ve tam olarak neleri içereceği biz bu haberi yazıldığımız sırada mevcut değil ancak Infinity Ward’ın bu oyunu Modern Warfare 2 ile birlikte geliştirdiğini biliyoruz. Önümüzdeki ay, 15 Eylül’de Call of Duty Next etkinliğinde daha fazla ayrıntı gelecek. Activision, etkinlikte birçok yeni detay göstereceğine söz verdi. Call of Duty Warzone 2 çıkış tarihi henüz belirlenmedi ancak yıl sonuna kadar bir noktada çıkması beklendiği için Activision, pazarlama çabalarını yakında hızlandırmak isteyecek. Oyunun tam olarak ne kadarının Call of Duty Nextte gösterileceği henüz belli değil çünkü etkinlik öncelikle Call of Duty Modern Warfare 2’yi tanıtmaya odaklanacak. Call of Duty Warzone 2, 15 Eylül’de Warzone hayranlarının en çok merak ettiği şey olabilir ancak sergilenen tek Warzone deneyimi olmayacak. Etkinlikte Call of Duty Warzone mobil oyununun gösterileceği de doğrulandı. Hayranların favori haritası Verdansk’ın yer aldığı mobil oyunun söylentilerinin doğru olup olmadığını görmek ilginç olacak, ancak hayranların bunu öğrenmek için sadece oyuna girmesi gerekecek. Tarih 2008 yılının Şubat ayı… Dışarıda lapa lapa kar yağan bir akşam arkadaşlarımla birlikte sık sık CoD 2 oynadığımız internet kafeye doğru yola çıkıyoruz. Kafeye girip montları astıktan sonra bizi tanıyan kafe sahibi “size bir sürprizim var” diyerek hepimizi heyecanlandırıyor. Biz “bedava tost” naraları atarken kendisi Call of Duty 4’ü koyuyor önümüze. Oyunu başlatmamız ile beraber hepimizin hayatı günlerimizi hatta bayram tatillerimizi yutan Call of Duty 4 Modern Warfare, ekibimizin ayrılmaz bir parçası oluyor. Aynı internet kafede düzenlenen turnuvayı kazanıp birer laptop sahibi bile oluyoruz. Bu sayede 2009’da çıkan Modern Warfare 2’yi kendi bilgisayarıma yükleyip oynama şansı buluyorum. Odama da Oyungezer’in 2009 Aralık sayısından çıkan koca Cpt. McTavish posterini yapıştırıp, kendimi efsanenin kollarına geçen yılların ardından geriye ne emektar bilgisayarım, ne eski klanım, ne de posterlerim kaldı. Fakat yıllar sonra benim için anlamı büyük bir oyunun incelemesini yıllardır takip ettiğim bu platformda yazmak kaderin bir cilvesi olsa günden beri merakla beklediğim oyunun beta sürecinde de izlenimlerimi aktarma fırsatı bulmuştum. Fakat bu yazıda serinin seçtiği yeni yolu derinlemesine inceleyeceğiz. Gelin Modern Warfare’in doğrularına ve yanlışlarına birlikte serisini Call of Duty’den farklı bir yerde tuttuğumu söylememe gerek yok diye düşünüyorum. Bu sebeple bu incelemenin içerisinde oyunu ait olduğu Modern Warfare serisi ile sık sık mi kötü Rus adamlar?İlk önce serinin temelinde yer alan ana hikayeden bahsetmek istiyorum. Bildiğiniz üzere Activision ve Infinity Ward, yeni oyunun tüm seriyi hafiften sıfırlayacağını aylar öncesinden belirtmişti. Yapımcı ekip inşa etmek istediği hikayenin tam ortasına –yine- oyun tarihinin en efsane sakallarından birine sahip Captain Price’ı yerleştirmiş. Temelinde efsanevi 1-4-1 ekibinin kuruluşunu anlatan hikaye, modern dünyanın korkutucu savaşlarını gözler önüne sermek için böyle bir açıklama okuduğunuzda serinin nereden başlayacağını, hikayesini ve detaylarını merak ediyorsunuz. Infinity Ward’un yeni oyununun beni çok daha derin bir hikaye ile karşılayacağını beklerken yanıldığımı fark etmem birkaç dakikamı almadı. Rus askerlerini ekranda gördüğüm an beni bekleyen şeyin huzursuzluğu kapladı içimi. Haklı çıktığımı gördüğümde ise bir nebze kalbimin kırıldığını söylemem Modern Warfare’in senaryosunu tanımlayabilecek tek kelime bu olacaktır. Her zaman olduğu gibi yine süper kahraman rolünü üstlenen Amerika, Rus işgali altında can çekişen Urzikstan adındaki kurgusal bir ülkenin yerel halkına yardım ediyor. Yine kötü bir Rus karakterimiz, Rusça bağıran askerlerimiz ve farklı terörist gruplar oyunun içerisinde kendine yer bulmuş. Bu gruplara da kısacık değinmek istiyorum zira zaman zaman kafa karıştırıcı olabiliyorlar. Biri ana karakter grubunda’ bulunan Farah’ın yönettiği Urzikstan özgürlük ordusu, diğeri ise Al-Qatala isimli kurmaca bir organizasyon. Motivasyonları ve hedeflerine ulaşma şekilleri farklı olsa da temelde iki grubun da asıl amacı Rus işgalinden 0-6 Going Dark“Karakter grubu” diyorum zira Modern Warfare bu kez bizi pek çok karakter ile karşılıyor. CIA ajanı Alex’ten, özgürlük ordusu komutanı Farah’a, hatta İngiliz SAS subayı Kyle Garrick’e kadar tüm karakterleri farklı bölümlerde oynama fırsatı buluyoruz. Tam da bu noktada Infinity Ward’un yapmak istediği şeyi anlıyorsunuz. Fakat hepimizin çok iyi bildiği gibi bir şeyi istemek ile yapmak arasında çok büyük bir fark Captain Price’tan başlayalım… Açıkçası bu oyunda efsanevi karakterin geçmişi ile ilgili önemli detayların ortaya çıkmasını bekliyordum. Bazı fragmanlarda genç Price’ın görünüyor olması, hatta Alex isimli yeni karakterimizin resmen Price kopyası olması dikkatimi çekmişti. Kafamdan senaryolar yazıyor, Alex’in Price’ın oğlu olabileceğine bile inanıyordum. Fakat tahmin ettiğiniz gibi kafamda kurduğum hayallerin tamamı çöpe gitti. Captain Price, Modern Warfare serisini sevenler için bir fan service olmaktan ileriye geçemiyor maalesef. Hikayenin önemli bir parçasında yanımızda olsa da kendisiyle hiç bu kadar uzak hissetmemiştim. Bir iki sahne dışında karakterin motivasyonu ve kim olduğu ile ilgili hiçbir şey öğrenemiyoruz. Aynı durum serinin baş kötüleri için de geçerli. Barkov kendinden nefret ettirmeyi bir şekilde başarsa da çok daha ilginç karakterler olan Al-Qatala lideri Wolf ve sağ kolu Butcher hakkında hiçbir şey öğrenemiyoruz. Her yerde olduğu gibi burada da Nick Tarabay’e yazık Kyle Garrick ve Farah’ın karakter gelişimi konusunda zirveye oynadığını düşünüyorum. Garrick oyunun en başında her şeyi doğru yapmaya çalışan bir asker olarak karşımıza çıkarken, oyun sonunda doğru olduğuna inandığı şeyi yapmak için her şeyi yapan bir komandoya evriliyor. Farah ise intikam yeminleri eden bir teröristten, ülkesini kurtarmak isteyen bir militan gibi görünmeye başlıyor bir MWYine de Infinity Ward’un hakkını yemek istemiyorum. Yapımcı ekip oyunun havasını tamamen değiştirmiş. Yeni oyun, serinin tartışmalı No Russian bölümünden çok daha ağır sahnelere ev sahipliği yapıyor. Zaman zaman savaşın yıkımını deneyimliyor, zaman zaman çocuk infazları ile karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Bu yüzden 50 kalibrelik Lapua ile ateş ettiğinizde askerlerin patlaması gibi detaylar ilginç gelmemeye atmosfer konusunda da kendini aşmayı başarmış. Hele ki oyunun en sevdiğim bölümü olan Clean House’da işin rengi adeta değişiyor. Bir hücre evini bastığınız bu bölümde gece görüş dürbünleri ile kimin sivil kimin terörist olduğunu anlamaya çalışıyorsunuz. Yavaş yavaş girilen odalar, telsiz konuşmaları ve askerlerin formasyonları “Allahım Swat mı?!” nidaları atmama sebep ek olarak oyunun ciddi anlamda zorlaştığını söylemeden de geçemeyeceğim. Yıllardır oynuyor olmamın verdiği gaz ile Hardened zorluk seviyesinde başladığım oyun, zaman zaman canıma okuyarak bildiğim Modern Warfare oyunlarından biri olmadığını anlamama yol MuharebesiEvet, Infinity Ward bildiğimiz Modern Warfare serisini gerçekten değiştirmiş. En azından değiştirmek için büyük bir adım atmış diyebiliriz. Çünkü oyunun çok oyunculu kısmı daha önce yaşamadığınız bir MW deneyimi bildiği gibi MW serisinin yüzde 50’lik kısmı çevrimiçi deneyime ait. Kendime oldukça güvenerek daldığım bu kısımda ilk birkaç saat sudan çıkmış balığa döndüm. Koşmaya çalışıyor, rakiplerin arkasına geçmeye uğraşıyor ve tüm çabalarıma rağmen ölmekten kurtulamıyordum. İşte tam da bu noktada aydınlanarak alıştığım her şeyin değiştiğini fark serinin diğer oyunlarından alıştığımız run & gun, yani koş ve saldır stratejisi neredeyse yerle bir edilmiş. Kimseyi arkalayamadığınız gibi etrafta pusu kuran oyuncuların en kolay hedefi haline geliyorsunuz. Bu da ilk saatlerde oyuna ve insanlara sinirlenerek oyundan çıkmanıza yol açabiliyor. Fakat bu saatlerin ardından kendi oyununuzu bularak yeni Modern Warfare’in sunduğu harika çevrimiçi deneyime hızının düşmesine yol açan başlıca sebeplerden biri de serinin yeni silah mekanikleri. Şahsen hiçbir Modern Warfare oyununun bu denli gerçekçi mekaniklere sahip olduğunu hatırlamıyorum. Silahı kullandığınızı hissediyor ve çeşitlerine göre nasıl davranacağınızı öğrenebiliyorsunuz. Hiçbir zaman keskin nişancı tüfekleri kullanmadığım serinin içerisinde ilk kez bu tipteki silahları tercih etmeye başladım. Çünkü tahmin edebileceğiniz üzere keskin nişancı silahlarının verdiği vuruş hissi ve tepkisi adeta boyut değiştirmiş. Bir de buna geniş silah özelleştirme sistemleri eklendiğinde mekanikler tadından yenmeyecek hale Ward öyle derin silah özelleştirme sistemi geliştirmiş ki 1. seviyede kullandığınız silah ile 10. seviyedeki silah arasındaki uçurumu fark edebiliyorsunuz. Bu sayede oyunda kötü silah gibi bir durum da söz konusu değil. Her silah, seviye aldıkça çok daha tehlikeli hale geliyor. Bu sayede oyuncuların nabzına göre şerbet vermeyi başarmış yapımcı ekip. Ayrıca beta sürecinde de katliama sebep olan pompalı tüfekler hala çok streak’lerin yerini tekrar killstreak sistemine bırakması da oyunun yavaşlamasının ana sebeplerinden. Oynadığım pek çok oyunda yerinden kıpırdamadan bekleyen ve sadece önünden geçenleri vuran kişilere rastladım. Frag almanın bu denli önemli hale gelmesi de görev hedeflerinin arka planda kalmasına yol açmış. Buna ek olarak harita tasarımlarının da “flank” pozisyonlarına pek uygun tasarlanmadığı da ortada. Bunların tamamı birleştiğinde oyunun zaman zaman aşırı yavaşladığı göze en sevdiğim mod yeni Ground War modu oldu. 32 kişilik haritalarda büyük savaş hissiyatının verilişi oldukça keyifli. Takımınızla daha içli dışlı olabildiğiniz bu mod, zaman zaman Battlefield hissi de yaratmadı OpsElimizde gerçekten yeni bir Modern Warfare deneyimi var. Serinin hayranları eminim ilk başlarda çevrimiçi oyun modunda zorluk çekecektir. Öte yandan oyuna alıştıktan sonra kopamamaya başlayacağınıza da gerekirse CoD serisinde yeni bir sayfa açılacak gibi görünüyor. Infinity Ward ilk adımları atmış olsa da bu geçişi henüz tamamlayamamış gibi. Yine de çevrimiçi modun genişliği ve oyunun bir anda sizi kendinize bağlaması bazı eksilerinin önüne geçiyor. Bir sonraki Modern Warfare oyunun ne gibi yeniliklerle geleceğini şimdiden merak ediyorum.

call of duty modern warfare 3 inceleme